“BİR HİLAL UĞRUNA: MAKEDONYA’DAN ÇANAKKALE’YE YAŞANMIŞ HİKÂYELER” KONFERANSI GERÇEKLEŞTİRİLDİ.

Enstitümüz tarafından düzenlenen ve Kırklareli Üniversitesi Fen- Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Karakuş’un konuşmacı olduğu “Bir Hilal Uğruna: Makedonya’dan Çanakkale’ye Yaşanmış Hikayeler” isimli konferans 04 Nisan 2018 tarihinde Trakya Üniversitesi Merkez Kütüphanesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Konferansa Enstitüsü Müdürümüz Dr. Öğr. Üyesi Bülent Akyay, Müdür Yardımcımız Dr. Öğr. Üyesi Sabri Can Sannav, Dünya Balkan Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Recep Varol, Rumeli Balkan Türkleri Yardımlaşma ve Dayanışma Dernek Başkanı ve Dünya Balkan Dernekleri Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı Rıdvan Durmaz, Rumeli Balkan Trakyalılar Kültür ve Yardımlaşma Dernek Başkanı ve Dünya Balkan Dernekleri Federasyonu Genel Sekreteri Zafer Günay, Bayrampaşa Manastırlılar Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Dernek Başkanı ve Dünya Balkan Dernekleri Federasyonu Genel Sekreter Yardımcısı Serdal Varol, Bosna Hersek Bosfor Derneği Türkiye Temsilcisi ve Dünya Balkan Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Ufuk Süslü, Dünya Balkan Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Beycan Kılıç, Dünya Balkan Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Baki Köseoğlu ile akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan konferansın açılış konuşmasını Enstitüsü Müdürümüz Dr. Öğr. Üyesi Bülent Akyay yaptı. Trakya Üniversitesi Balkan Araştırma Enstitüsü olarak 41. etkinliklerini gerçekleştiriyor olmaktan gurur ve mutluluk duyduklarını belirten Dr. Öğr. Üyesi Bülent Akyay, yalnızca 2017 yılı içerisinde 28 konuşmacıyı düzenledikleri etkinlikler kapsamında Üniversitemize davet ettiklerini belirtti. Dr. Öğr. Üyesi Bülent Akyay, düzenledikleri konferans ile Çanakkale Savaşı’na Balkanlar penceresinden bakmak istediklerini ifade ederek Çanakkale Savaşı’nın nispeten az bilinen yönlerini ele almak istediklerini sözlerine ekledi.

Açılış konuşmasının ardından Enstitümüz Balkan Müzik Kültürleri Ana Bilim Dalı Öğr. Gör. Aras Poyraz Açıkgöz tarafından ney dinletisi gerçekleştirildi.

Daha sonra söz alan Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Karakuş, konferansın Çanakkale ve Balkanlar olmak üzere iki sac ayağı olduğunu ifade ederek “Makedonya’dan Çanakkale’ye Yaşanmış Hikâyeler” konusuna değinmeden önce bu iki mefhumdan söz etmek istediğini belirtti. Balkanlar ve Çanakkale üzerinden nasıl bir kavram haritası çıkarılabilir, bu iki müstakil husus nasıl birleştirilebilir sorularına verilebilecek cevaplara ilişkin açıklamalarda bulunan Karakuş, Balkanlar’da Çanakkale’yi veya Çanakkale’de Balkanlar’ı anlamak için Çanakkale Savaşı’nın nasıl bir savaş olduğu konusunun önemli olduğunu söyledi. Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Karakuş, “Çanakkale Savaşı, Azerbaycan’dan Uygur’a Pakistan’a Sancar’a kadar kadınların, çocukların; takılarını, küpelerini çıkararak gönderdikleri bir savaş, onlar insan değil diyenlere insanlık dersi veren bir savaş. Anadolu’dan Balkanlar’dan Çanakkale’ye gidenlerin tükenmek bilmeyen hikayeleri ile dolu bir savaş. I. Dünya Savaşı’ndan önce Osmanlı Devleti, Balkanlardaki toprak varlığını kaybetmiş olmasına rağmen savaşın başlamasıyla Balkanlar’dan Çanakkale’ye büyük katılımlar olduğunu görürüz. Burada şuna dikkat etmek gerekir. Bazen Osmanlı zorla götürdü diye sözler duyuyoruz. Osmanlı, nasıl zorla götürsün. O dönemde orada Osmanlı varlığı yok. Bulgaristan'da, Yunanistan'da, Makedonya'da ve Batı Trakya'da yok. Gazi Ahmet Hamzagiç, Sancak bölgesinden 12.000-13.000 civarında kişi toplar Çanakkale’ye gitmek için. Bunda bir zorlama olabilir mi? Bunlar kayıtlı örnekler, bir de kayıt altına alınmayanlar var. Makedonya’da Çanakkale’ye insan gönderme ocakları vardı. Makedonya’nın her bölgesi Çanakkale’ye adam gönderme ocağı olarak çalışmış. Üsküp ve Üsküp’e bağlı 100 köyden binlerce insan, Kuzey Makedonya’dan, Batı Makedonya’da Tetova, Kalkandelen’den, oraya yakın Urviç köyünden, Gostivar, Kırçova ve daha pek çok yerden duyup da gitmeyen Müslüman yok gibidir. Balkanlar’ın neresine gitseniz unutulmaması gereken bir Çanakkale hikayesi karşılar oralarda sizi. Çanakkale hikayeleri hala canlıdır, anlatılır bu yerlerde. Çanakkale Türküsü çalınmadan düğünler sona ermez. Çanakkale Türküsünü söyleye söyleye ölen insanlarımız var hala buralarda. İsimlerini anmasanız sizlere kızabilecek kadar hafızalarının Çanakkale ile dolu olduğunu görürsünüz. Özetle, bir kolu, bacağı Çanakkale’de, vücudu Balkanlar’da, yüreği ise Türkiye’de kalmış nice kardeşimiz var bu topraklarda. Balkanlar, bu kahramanların hikayeleri ile dolup taşar.” dedi.

Konferans, Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Karakuş’un Balkanlar’da derlediği sözlü verimlerden örnekler sunması ile sona erdi.

Konferans sonunda Enstitüsü Müdürümüz Dr. Öğr. Üyesi Bülent Akyay tarafından davetli konuşmacı Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Karakuş’a plaket ve hediyeler takdim edildi.